Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı -1
CUMHURİYET DÖNEMİ
Milli edebiyat, 1911 yılında Selanik’te çıkan “Genç Kalemler” dergisinde Ömer Seyfettin’in “Yeni Lisan” adlı makalesinin yayımlanmasıyla başlar. Özellikleri: · Arapça ve Farsça dil bilgisi kuralları ile bazı istisnalar dışında bu kurala göre yapılmış tamlamalar kullanılmamalıdır. · A. Ve F. ile birlikte yabancı kelimeler Türkçedeki kullanımına göre değerlendirilmeli, Türkçe telaffuzlarına göre yazılıp söylenmeli. · A. Ve F.kelime yerine mümkün olduğunca Türkçe kelimeler kullanılmalı ;ancak konuşma diline girip yaygınlaşmış olanlar Türkçeleşmiş sayılarak kullanılmalı. · Türkiye Türkçesine ve öteki Türk lehçelerinden kelime alma yoluna gidilebilir. · İstanbul halkının günlük konuşma dili esas alınmalı. · Terimler bilim ilgili olduğu için bilim dilinde kıllanılan A.ve F. terimlerin kullanımına devam edilmeli. · Şiirde daha çok bireysel konulara yönelen bu dönem sanatçıları, roman ve öyküde sosyal meselelere eğilmişler; milliyetçilik düşüncesi, Kurtuluş Savaşı, gibi konuları ele almışlardır. Konuların İstanbul dışına çıkarılması da bu dönemin belirgin özelliklerindendir. · Sade Türkçe ve hece vezninin kullanıldığı bir edebiyat akımıdır.
· Milli Edebiyat Sanatçıları: Mehmet Emin Yurdakul Ziya Gökalp Ali Canip Yöntem Ömer Seyfettin Mehmet Fuat Köprülü Ahmet Hikmet Müftüoğlu…
· Milli Edebiyat Akımından Etkilenen Sanatçılar:
Yakup Kadri Karaosmanoğlu Halide Edip Adıvar Reşat Nuri Güntekin Refik Halit Karay Falih Rıfkı Atay
BEŞ HECECİLER Özellikleri: · Şiirlerinde Anadolu’yu coşkulu bir dille anlattılar. · Milli Edebiyatın ölçü, biçim ve nazım şekillerini benimsemiş, o doğrultuda eserler vermişlerdir. · Dize kümelerinde dörtlüklere bağlı kalmayıp yeni biçimler aramışlardır. · İlk şiirlerinde aruzu kullanan Beş Hececiler şiire I. Dünya Savaşı ve Milli Mücadele döneminde başlamışlardır. · Şiirde sade ve özentisiz olmayı tercih etmişler, eserlerinde konuşma dilini kullanmışlardır. · Gerçekçi olmak istemişler ancak hemen hepsi romantizme sürüklenmiştir. · Beş Hececiler: Faruk Nafiz Çamlıbel Enis Behiç Koryürek Halit Fahri Ozansoy Orhan Seyfi Orhon Yusuf Ziya Ortaç
GARİP AKIMI (I. YENİ)
· 1941’de Orhan Veli Kanık, Oktay Rıfat ve Melih Cevdet birlikte yayımladıkları Garip adlı şiir kitabının önsözünde bu akımın ilkelerini ortaya koydular. Özellikleri:
· Şiirde ölçüyü bırakıp serbest şiir yazma yoluna gittiler. · Uyağı şiir için gerekli olmaktan çıkardılar. · Her şeyi şiirin konusu haline getirdiler. Böylece şairane duygular şiirden uzaklaştırdılar. · Her türlü sözcüğün şiirde kullanılmasını savundular, böylece gündelik küçük sorunlar, halktan kişiler, sokak… şiire girdi. · Şiirde bütün güzelliğini benimsediler. · Şiirin düşünce ve zekadan güç alarak yaşama sevincini anlatması gerektiğini söylediler. · Dilin sanatlardan arındırılmış olarak doğal biçimde kullanılması gerektiğini savundular. · Şiirde toplumsal aksaklıkları eleştirdiler. · Şiirde mizaha yer verdiler.
|
İKİNCİ YENİ Özellikleri: · Orhan Veli arkadaşlarının yalın anlatımına tepki olarak doğmuştur. · II. Yeni şiirimizde çok uzun soluklu olmasa, geniş bir okuyucu kitlesi bulamasa da Türk şiirine yeni boyutlar getirmiştir. · “şiir için şiir” anlayışıyla hareket etmişler; erdem, ahlak, toplum ve gerçek gibi konuların şiirin dışında tutulması gerektiğini savunmuşlardır. · Onlara göre anlamlı olmak şiir için önemli değildir. · II. Yeni’ye göre şiir bir öykü anlatma aracı değildir. Öteki edebi türlerden kesin çizgilerle ayrılmalıdır. Bu yüzden konuyu ve olayı şiirden atmışlardır. · Eşya, görünüm ve insanı gerçeküstücülükten daha aşırı bir soyutlama ile anlatmayı amaç edinmişlerdir. · Onlara göre şiirde ahenk, ölçü ve uyakla değil; musiki ve anlatım zenginliği ile sağlanmalıdır. II. Yeni Sanatçıları: Sezai Karakoç Edip Cansever Turgut Uyar İlhan Berk Cemal Süreya Ece Ayhan 20.YÜZYIL TÜRK EDEBİYATINDA BAĞIMSIZ SANATÇILAR Milli Edebiyatçılarla aynı dönemde yaşadığı halde bu akıma bağlı olmayan sanatçılar şunlardır: Ahmet Haşim Hüseyin Rahmi Gürpınar Mehmet Akif Ersoy Yahya Kemal Beyatlı Ahmet Rasim Rıza Tevfik Bölükbaşı CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Genel Özellikleri: · Yazı diliyle konuşma dili arasındaki fark ortadan kalkmış, dilde sadeleşme çabaları aralıksız sürmüştür. · Edebiyatımız bu dönemde toplumcu bir karakter kazanmış, edebiyatta gerçekçi bir anlayış güdülmüştür. · Aruzun yerini hece vezni almış, şiirlerde de günlük konuşma dili kullanılmıştır. · Şiirin biçimce serbestleşmesi sağlanmıştır. · Şiir, roman, hikaye ve tiyatro gibi türler gelişmiş, bu türlerde başarılı ürünler verilmiştir. · İstanbul dışında da pek çok edebiyatçı yetişmiştir. · Öykü ve romanda toplumsal gerçekçilik egemin olmuştur. YEDİ MEŞALECİLER · Beş Hececilerin gerçekçilik ve içtenlikten uzak şiirlerine tepki olarak doğmuştur. · Girişimlerini “canlılık, samimiyet ve sürekli yenilik” olarak özetlediler ancak bunu gerçekleştiremediler. · Hece vezninden yola çıktılar, biçimde bir yenilik yapamadılar. · Özde ise Verlaine, Mallerme, özellikle de Baudelarie gibi Fransız ozanlarını örnek aldılar. · Olayları daha gerçekçi bir gözle, içten ve yeni bir ruhla anlatmak istediler. · Konuları olabildiğince genişletmeye çalıştılar. · Şiirlerinde izlenimciliğin tesiri görülür. (tablo gibi şiir) · Topluluk 1928’de Meşale Dergisi’nin kapanmasıyla dağıldı. · Yedi Meşaleciler: Yaşar Nabi Nayır Ziya Osman Saba Vasfi Mahir Kocatürk Kenan Hulusi Koray Sabri Esat Siyavuşgil Cevdet Kudret Solok Muammer Lütfi Bahşi TOPLUMSAL GERÇEKÇİLER Özellikleri: · I. ve II. Yeni’ye tepki olarak ortaya çıkmıştır. · Sosyal olaylara ve toplumsal meselelere yönelmişlerdir. · Eserlerinde köy hayatını ve köylülerin sorunlarını ele alan bu sanatçılar yurt gerçeklerini anlatmak gerektiğini savunmuşlardır. · Özellikle hikaye ve roman türünde başarılı olmuşlardır. Sanatçıları: Nazım Hikmet Rıfat Ilgaz Ahmet Arif Kemal Tahir Orhan Kemal… |