//-->
SORUNUZU SORUN HEP BİRLİKTE CEVAPLAYALIM BÖLÜMÜ SOLDA FORUM YAZAN YERDEDİR. FORUMA ÜYE OLUN TÜM SORULARINIZ CEVAPLANSIN. MATEMATİK VE DİĞER DERSLERİN VİDEOLU KONU ANLATIMI VE SORU ÇÖZÜMÜ VİDEO ANLATIMLARI SİTEMİZDE BULUNMAKTADIR MATEMATİKCİMM SONUNDAKİ CİMM 2 M İLE YAZILIYOR :) *HOŞ GELDİNİZ*
aaaa
aaaaaa
6. 7. 8. Sınıf Matematik
6. 7. 8. Sınıf Videolu konu anlatımı
6. 7. 8. Sınıf Videolu soru çözümü
6. 7. 8. Sınıf Türkçe
6. 7. 8. Sınıf Fen bilgisi
6. 7. 8. Sınıf Sosyal bilgiler
aaaaaa
Matematik
Geometri
Fizik
Kimya
Biyoloji
Edebiyat
Dil ve anlatım
6. 7. 8. Sınıf Matematik
Matematik
Geometri
Fizik
Kimya
Biyoloji
Türkçe
Edebiyat
Tarih
6. 7. 8. Sınıf Matematik
Geometri
Matematik
Toplist
Site içi arama
Ziyaretçi defteri
Site duyuruları
Yönetici Hakkında
Hakkımızda
iletişim
Reklam ver
Site Haritası
aaaaaaaa
Takvim yaprakları
Döküman arşivi

Eğitim Haberleri
Anketler
7 günde ingilizce
7 günde ingilizce
7 günde ingilizce
Filipinli Bakıcı
Filipinli Bakıcılar
Filipinli Bakıcı Arıyorum
5 günde ingilizce
7 günde ingilizce
7 günde ingilizce
7 günde ingilizce

Tüm dersler ve Matematik

Sözcükte Anlam.

   SÖZCÜKTE ANLAM  ÖZELLİKLERİ

1) GERÇEK (TEMEL) ANLAM:

           Bir sözcüğün ilk ve asıl anlamına denir.Yani bir sözcüğün söylendiği anda zihnimizde uyandırdığı ilk çağrışım gerçek anlamdır.

 

2) YAN ANLAM:

         Bir sözcüğün gerçek anlamı yanında kullanımına bağlı olarak yeni anlamdır.

 

3) MECAZ ANLAM:

        Bir sözcüğün gerçek anlamı dışında yepyeni bir anlamda kullanılmasıdır.

* Adamın tarladaki bütün ekinleri yandı. ( gerçek)

* Partide çektiğimiz bütün resimler yanmış. ( yan)

* Bu sınavı kazanamazsan yandın (mecaz)

* Balkona astığım çamaşırlar kurumamış.(gerçek)

* Hazan mevsiminde kurumuş yapraklar gibi.(yan)

* Senin aşkın da beni kuruttu be güzelim. (mecaz)

* Caminin minaresi çok inceydi. (Gerçek)

* Duvarın sıvası için ince bir kum getirmişlerdi. (yan)

* Bana hediye alman çok ince bir davranıştı. (mecaz)

* Sarayın aydınlık bir odasından karanlık bir odasına

   geçmiştik. (gerçek anlam)

* Yaşadığımız bunca karanlık günlerden sonra aydınlık  

    günler bizi bekliyor. (mecaz)

* Arkadaş, bu kız seninle oynuyor. (mecaz)

* Bu masanın ayağı oynuyor. (yan)

* Çocuk kumsalda oynuyor. (gerçek)

 

4) TERİMSEL ANLAM (TERİM):  

 

        Bilim sanat, spor, ya da çeşitli meslek dallarıyla ilgili özel kavramları karşılayan sözcüklerdir.

* Nota müziğin anahtarı gibidir.

* Rakip takım birazdan penaltı atışı yapacak.

* Marmara fay hattı tehlikeli sinyaller veriyor.

* Güreşçimiz, finalde rakibini tuşla yendi.

* Matematik öğretmenimiz tahtaya bir doğru çizmemizi

   istedi.

* Şiirde aynı eklerin ya da sözcüklerin tekrarlanmasına

   redif denir.

 

NOT 1: Bazen bir sözcük gerçekte terim değilken terim olarak kullanılabileceği gibi, gerçekte terim olan bir sözcük de terimlikten çıkabilir.

 

*  Polis bir hücre daha ortaya çıkardı. ( terimlikten çıkma)

*  Sinop burnu Türkiye’nin en kuzey noktasıdır.

    (terimleşme)

 

NOT 2: Bir sözcük birçok dalda terim olabilir.

 

* Bitkiyi toprağa bağlayan kökleridir.

* Dört, kök dışına iki olarak çıkar.

* Hiçbir ek almamış sözcüğe kök denir.

 

5) YANSIMA SÖZCÜKLER:

 

      Doğadaki seslerin insanlar tarafından taklit edilmesine denir.

 

* Bu köpek neden havlıyor?

* Bir patlama sesiyle irkilmiştik.

* Bu aylarda kediler çokça miyavlar.

* Bu sözlerim üzerine sınıfta homurtular başladı.

* Köyde sabahleyin koyunların meleyişleriyle uyandık.

 

6) EŞ ANLAMLI ( ANLAMDAŞ) SÖZCÜKLER:

 

      Yazılışları farklı ancak anlamları aynı olan sözcüklere denir.

*  siyah ---- kara  ,   *  beyaz----- ak,   * zengin----varlıklı,

*  zengin--- varlıklı,  * fakir----yoksul , * rüzgar---- yel,

* üzüntü-----keder,   *  öykü---hikaye,  * eser--- yapıt,

* edebiyat--- yazın,  * cümle---- tümce * kelime--- sözcük

 

7. ZIT (KARŞIT) ANLAMLI SÖZCÜKLER:

 

Anlam bakımından birbirinin tersi olan sözcüklerdir.

 

* Sana çirkin dediler düşmanı oldum güzelin.

* Ağlarım harta geldikçe gülüştüklerimiz.

* Kışın soğuğunu yaşadıkça yazın sıcağını arar oldum.

* Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.

* Yaşlı insanları görünce gençliğimin kıymetini    

   anlıyorum.

NOT:  Zıt anlamlılık ile olumsuzluk birbiriyle karıştırılmamalıdır.

* Tanzimat romanında iyiler hep iyi kötülerse hep kötüdür. ( zıt)

* Bugünlerde hiç iyi değilim. ( olumsuz)

 

8) SESTEŞ ( EŞSESLİ) SÖZCÜKLER:

 

        Yazılışları ve okunuşları aynı ancak anlamları farklı olan sözcüklere denir.

 

* Yılanı gören at birden şaha kalktı.

*  Mutfaktaki pislikleri çöpe at.

*  Al bayrağıma sarılı cansız bedenimi al.

* Gül: “Gül.” dedi, bülbüle.

* Kalem böyle çalınmıştır yazıma

   Yazım kışıma uymaz, kışım yazıma  

* Kırda yaptığımız piknikte yanımıza kır saçlı bir ihtiyar

   geldi.

 

UYARI: Bir sözcüğün mecaz ya da yan anlamıyla sesteş anlamlılık karıştırılmamalıdır.

* Bu sözler bazılarına çok dokunacak. ( mecaz anlam )

* Omzuma bir el dokundu. ( gerçek anlam )

* Bu yaz, bir mektup yaz.   ( sesteş )

 

NOT:  Sesteş   sözcükler  genellikle  halk edebiyatında cinaslı  manilerde  kullanılır.

9. SOMUT VE SOYUT ANLAMLI SÖZCÜKLER:

 

      Varlığını beş duyu beş duyu organıyla algılayabildiğimiz  kavramlar somut; beş duyu organımızdan  hiçbiriyle algılayamadığımız, varlığını sadece akıl ve mantık  yürütme  yoluyla  kabul  ettiğimiz  kavramlar   soyuttur.

 

* çiçek, ağaç, ses, koku, hava, göl, ev, rüzgar, ışık(somut)

* ruh, akıl, vicdan, akıl, acıma, üzüntü, aşk, inanç( soyut )

 

ÖZELLİK 1:  Somut anlamlı bir sözcük, ek alarak soyut anlam kazanabilir.

 

* anne     -   lik              ,  insan  -  lık

   somut     soyu yaptı       somut  soyut yaptı 

 

ÖZELLİK 2 :Somut anlamlı bir sözcük kullanıldığı cümleye göre  soyut  anlam  kazanabilir. Buna  soyutlaştırma denir. Soyutlaştırma  kelimeye  mecaz anlam  kazandırma suretiyle olur.

 

* Ne kadar sıcak bakıyor değil mi?  ( soyutlaştırma)

* Kara haber tez duyulur.  ( soyutlaştırma)

* Titreyen yapraklar, cilvedir, nazdır.  ( soyutlaştırma)

* Bu adam kafasızın biridir.   ( soyutlaştırma)

* Kızın gittiği bu yolu hiç iyi görmüyorum. (soyutlaştırma)

* Sanatta özgün olmak biraz da yürek ister. (soyutlaştırma)

* Nedense bugün hiç havamda değilim.  ( soyutlaştırma)

 

ÖZELLİK 3 : Soyut anlamlı bir sözcük çoğunlukla benzetme yoluyla somut hale getirilebilir.Buna somutlaştırma denir.

 

* Hüzün, sonbaharda  dökülen  yapraktır.

* Yalnızlık , bir  çiçektir.

* Sevgi,  gökyüzünde  kanat  çırpan  bir   güvercindir.

* Arkadaşlık,  kişiler  arasında  kurulan  bir  köprüdür.

* Bu düşünceler, zamanla çürüyecektir.

* Vişne  dallarında  arzularımız,  alnımıza  konan  bir 

   öpücüktür.

ÖZELLİK 4 :  Gözlemleyebildiğimiz  eylemler  somut, gözlemleyemediğimiz  eylemler  ise  soyuttur.

* Annesi, bebeğini  kucağına  almış  seviyordu. ( somut )

* Ferhat, Şirin’i dağları delecek kadar seviyordu.( soyut )

* Çocuk, masadaki vazoyu kırmıştı.     ( somut )

* Bu sözlerinle  arkadaşını çok kırdın.  ( soyut )

 

10)   NİTELİK  VE  NİCELİK   ANLAMLI SÖZCÜKLER:

 

        Bir şeyin nasıl olduğunu , ne gibi özellikler taşıdığını anlatan  sözcüklere  nitelik  anlamlı  sözcükler denir. Bir şeyin   sayılabilen, ölçülebilen   ya  da  azalıp  çoğalabilen durumunu bildiren sözcüklere nicelik  anlamlı  sözcükler denir.

 

* Az  ileride  birkaç  kişi  seni  bekliyor.   ( nicel )

* Bugün oldukça kötü bir zaman geçirdim.  ( nitel )

* Çok konuştuğu için arkadaşları pek sevmedi. ( nicel )

* İki damla yaş olur düşersin yüreğime gizlice ( nitel,  nicel)

* Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi. (nitelik )

 

UYARI: Bazı  sözcükler cümlede kazandığı anlama göre nicel de olabilir nitel de.

 

* Yaptığı işte iyi para kazanıyordu. ( nicel )

* O iyi bir insandı.  ( nitel )

* Bu  soğuk  havada  bir  de  senin  soğuk  esprilerini çekemem. ( nicel, nitel )

* Bu şehrin havası sıcak olduğu gibi insanları da sıcaktır. ( nicel, nitel)

 

      Görüldüğü  gibi  nitelik  anlamlı  sözcükler, genellikle niteleme   sıfatı   ve  durum   zarfı  görevindedir.   Nicelik anlamlı  sözcükler ise  ölçü - miktar   zarfı ,  belgisiz  sıfat veya sayı sıfatı görevindedir.

 

10.  GENEL VE ÖZEL ANLAMLI SÖZCÜKLER:

 

Karşıladıkları varlığın tamamını belirten sözcüklere genel anlamlı  sözcükler  denir. Tek  bir  varlığı  karşılayan sözcüklere ise özel anlamlı sözcükler denir. Varlıkların genelden özele doğru sıralanışı : Varlık- canlı- hayvan- keçi- Ankara keçisi.

 

* Çocuk, geleceğin teminatı olduğundan ben çocuğumun iyi yetişmesini istiyorum. ( 2. si 1. sine göre daha özel)

* Kitap, insanın en iyi dostudur. ( genel)

* Bu kitabı arkadaşıma ödünç verdim. (özel )

* Eğitim- öğretim sadece okulda yapılmaz ( genel)

* Okulumuz, şehrin en eski binasıdır. (özel )

matematikcimm.tr.gg
Atasözleri sözlüğü
Deyimler sözlüğü
Kompozisyon Örnekleri
Kitap özetleri
Bilgi damlaları
Roman özetleri
100 Temel eser
Türk destanları
Dünyamızı tanıyalım
Ülkemizi tanıyalım
Türkiyenin bölgeleri
Dünya bilimi
Bilim adamları
Biliyormusun ?
Rekorlar kitabı
Bilmeceler
Güzel sözler
Fıkralar
Komik yazılar
Diğer Konular
Hoşgeldin 2011
İslami bilgiler
Photoshop dersleri
Küresel ısınma
Çeşitli bilgiler
Online:
Tekil Hit: 261
Çoğul Hit: 334
Ip: 3.131.13.37

PageRank
© Matematikcimm.tr.gg Tüm hakları saklıdır.İçerik kaynak gösterilmesi halinde kullanılabilir 2008-2009-2010 Copyright ©
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol